ANTROPOLOJİ VE DİN - 1
Dinin
başlangıcına ait en eski antropolojik bulgular Orta Çağ Yontma Taş'da yasamış
olan en eski insan türünden Neanderthaller'e aittir.
İlk ölü gömme
adetini başlatan Neanderthaller'dir.
Ölüler yeniden
dogumu andıran vaziyette, bazı özel eşyalarıyla üzerine kırmızı toprak boya ile
örtülerek gömülürdü.
(Ölümden
sonraki hayat inancının ilk biçimi)
Neanderthaller'in
mezarları ayı kafatasları ile kaplıydı
Ayılar
kutsallaştırılmıştır.
(Hayvan
kültünün kökenlerine dair ilk izler)
Anropolojik
bakış açısıyla din olgusu ilk kez Max Müller,W.Robertson Smith,Edward B.Taylor
ve Sir James G.Frazer'in çalısmalarında yer almıştır.
Bu bilim
adamları kabile dinlerinin bilimsel metodun kurallarına uygun incelenmesi
gerektiğine işaret eden ilk antropologlardır.
Çalısmalarını
Büyük Britanya İmp.gibi dünya üzerinde geniş topraklara yayılmış bulunan bir
medeniyetin merkezinde yürütmekteydiler.
Not:Evrimci
paradigmaya olan bağlılıklarına ve cok kuvvetli Avrupa merkezci ön yargılarına
ragmen Müller,Smith,Taylor,Frazer dinin antropolojik açıdan incelenmesine cok
katkıda bulunmuslardır.
&-Zihinsel
tutum => İnanç (iman-itikat)
&-Davranış
örüntüleri => Ritüel (ibadet,ayin)
&-Doğaüstü
=> Gözlemlenebilir dünyanın dısında fakat onunla temas halinde olduguna
inanılan olağandışı alem
&-Din
=> İnsanların gözlemlenemeyen, kestirilemeyen, açıklanamayan ya da
bilinmeyen ile bağ kurma çabaları sonucunda vuku bulan süreçler ve eylemlerin
genel adı (Latince Religare"sözcüğünden batı dillerine çeşitli bicimde
geçmiştir.)
Din evrensel
bir gercekliktir.
Antropologlar,dinsel
kuralların ve ayinsel davranışın,sosyal yapıyı oluşturan politik,iktisadi ve
kültürel süreçlerle olan iliskisinin boyutlarını anlama ve açıklama
çabasındadır.
**Din
antropolojisi, bireylerin dinsel kavramlar ve örüntülerle öznel ve
sosyokültürel yaşantılarında bağdaşma sürecine girerek, onları anlamlı hâle
getirdiklerini ve hatta onları inşa ettikleri tezini
savunmaktadır; içeriği ve çerçevesi insanlar ve toplumların yaşam
biçimlerine ya da kültürlerine uyarlanarak biçimlenen dinselliğin, inanç
motiflerinin ve pratiklerin üzerinde durmakta ve bunların kitabi, sistematik ve
normatif büyük din sistemleriyle olan ilişkisini anlamaya ve açıklamaya
çalışmaktadır.
Bu
çerçevede dinsel düşünce ve davranışın kökenleri ve dönüşümü, dinîn psikolojik,
kültürel, toplumsal ve ideolojik işlevleri, otorite ve iktidar kaynağı olarak
din, siyaset-din, toplumsal cinsiyet-din ve milliyet-din ilişkileri ile premodern,
modern ve postmodern zamanlar ve toplumsallıklar içerisinde dinîn yeri gibi
konu başlıkları,dine antropolojik açıdan yaklaşan çalışmalarda ele alınan
başlıca temalardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder