RİTÜEL MİTOSLARI
Mitoslar hakkındaki bilgilerimizin kaynağı olan metinlerin çoğu tapınak
arşivlerinden elde edilmiştir.
Bu metinler aracılığı ile Nil ve Dicle-Fırat vadilerinde, tarımsal
temellere dayanan oldukça gelişmiş kent uygarlıklarını anlıyoruz.
Ritüeller, söz konusu eylemlerin yürütülmesinde gereken yolların doğru
biçimleri ve yetkili kimselerce, belirli zamanlarda, değişmez bir biçimde
yerine getirilen bir eylemler sistemi oluşturdular.
Ritüel, yalnızca eylemlerden oluşmaz.
Eylemlere, sihirsel etkileri ritüelin vazgeçilmez parçasını oluşturan
sözler, şarkılar, eşlik eder.
Ritüel, Yunanlıların dram olarak adlandırdıkları "yapılan"
eylemler bölümüyle, öykü olarak adlandırdıkları "söylenen" sözler
bölümünden, yani mitos (mit) bölümünden oluşur.
Ritüelde mitos, oyunun öyküsünü anlatır.
Öykü, sözlerle bir güç, bir erk yaratılması için söylenir. Sihirli sözlerin
sürekli tekrar edilmesi anlatılan durumun yeniden oluşmasını sağlamaya amacını
taşır.
Orijin Mitosları
Orijin mitosları da oldukça eski bir türdür.
Orijin mitosları; bir göreneğin, bir adın, ya da hatta bir nesnenin nasıl
doğduğunun imgesel bir açıklamasını sunar.
Örneğin, Sümer'in "Enlil ile Kazma" mitosu, bu en değerli tarım
aracının bir tanrının etkinliğiyle nasıl doğduğunu açıklamaya çalışan bir
öyküdür.
KÜLT MİTOSLARI
İsrail dininin gelişmesi sırasında, mitosun yeni bir kullanım biçimi
doğmuştur.
Yerel sunaklarda kutlanmıştır.
Bu kutlamalar sırasında, ritüelin önemli bir bölümünü, rahiplerin
insanların önünde tarihin odak noktaları sayılabilecek bazı olayları şarkı
biçiminde, okuyarak anlatmaları oluşturmasıdır.
Okuyuşlara, halkın rahiplerin söylediklerine yanıt niteliğindeki birlikte
okuyuşları eşlik etmiştir.
Mitos, bu biçiminde de bir durumu betimlemekle, bu biçiminde de söz konusu
durumun sürmesini sağlama işlevine sahip olmakla birlikte, artık bu işlevleri
sihirsel bir güçle değil, fakat moral güç kanalıyla yerine getirmeye çalışmaktadır.
Prestij Mitosları
Bu tür mitosların işlevi, halk kahramanının doğuşuna ve yaptıklarına gizem
katarak tanıklık etme havası vermektir.
Örneğin Musa'nın doğuşu ve sazlardan yapılmış hasır bir sandık (sepet)
içinde Nil'e salıverilişi öyküsü gibi bir tarih bilgisi geleneğine dayanmış
olabilir.
Prestij mitosları aynı zamanda ünlü kentlerin adları çevresinde oluşma
eğilimi gösterirler.
Örneğin Troya tanrıların eliyle kurulur.
Tanrıların yaşadıkları yerleri betimleyen mitoslarda kullanılan deyişle
"kuzeyin kıyılarında" kurulmuş olduğu söylenerek, Babilonya ve Kenan
ülkesi mitolojisinden alınmış sözlerle anlatılır.
ESKATALOGYA MİTOSLARI
Eskatalogya mitosları özellikle Yahudi ve Hıristiyan düşünüşünün
karakteristik bir öğesini oluşturur.
Peygamberlerin vahiylerinde bu dünya düzeninin yıkım (katastrofi) ile sona
ereceği düşüncesi yaygındır.
Peygamberler sonul durumu betimlemeye kalktıklarında, mitos diline geri
dönmek zorunda kalırlar.
Tarihte, olayların nedenlerinin ve doğalarının tarihsel nedensellik sınırının
ötesine taştıkları belli bazı anlar vardır.
Burada mitosun işlevi, insanlara başka yollarla dile getirilemeyecek,
anlatılamayacak şeyleri, imgeleri kullanarak, simgesel, terimlerle,
anlatmaktır.
İşte burada mitos, simgeciliğin bir uzantısı olarak görünür.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder